Ortaçağ
Barbarlar, Hıristiyanlar, Müslümanlar
Katedraller, Şövalyeler, Şehirler
Editör: Umberto Eco


Umberto Eco’nun editörlüğünde hazırlanan ve Alfa Yayınlarından çıkan iki ciltlik “Ortaçağ”, tarihin bu en uzun dönemini her yönüyle ele alan dev bir eser. İçinde yok yok: Dönemin tarihi gelişmeleri, düşünce ve sanat ortamı, bilim ve teknikteki gelişmeler, edebiyat ve tiyatro eserleri, müzik anlayışı tek tek konusunda uzman akademisyenlerce o kadar güzel anlatılıyor ki, 900'er sayfalık iki cilt de ömrünüzün sonuna kadar elinizin altında durabilir. Canınız mı sıkıldı bir şeye, açın "Edebiyat ve Tiyatro" bölümünü okuyun "Ortaçağ Edebiyatında Olağanüstü Kavramı"nı dünyanız değişsin. İç politikadaki kısır tartışmalardan kurtulmak mı istiyorsunuz hemen atlayın "Felsefe" bölümüne, seçin artık ne isterseniz hepsi sizin; "Tevazunun On İki Basamağı"nı es geçmeyin ama... Çok mu yorgunsunuz, uzatın ayaklarınızı "Çin'de Bilim Teknik"le başlayın "Yeryüzünün Tasviri" ile uykuya dalın. Böyle böyle, bu "yüzyıllar çağı"nın günümüzü nasıl etkilediğini anlayıncaya kadar ömür geçer valla.
Laura Barletta da henüz kitabın başında bunu vurguluyor zaten:
"Bütün tarihi dönemlerin sadece günümüzdeki olaylar esas alınarak yorumlanabileceği doğruysa, günümüzde siyasetçilerin, ekonomistlerin, bilim insanlarının karşılaştığı ve bunların yanı sıra medyanın ve kadınlı erkekli herkesin her gün başa çıkmak zorunda kaldığı en ciddi sorunların bazıları doğrudan doğruya ortaçağla bağlantılıdır" diyor açık açık
.
Bu arada küçük bir not: Bize öğretildiği gibi Ortaçağ İstanbul'un fethiyle 1453'te sona ermiyor uzmanlara göre; Amerika'nın keşfedildiği ve Mağribiler'in İspanya'dan kovulduğu tarih olan 1492 yılı Ortaçağ'ın sonu olarak biliniyor başka diyarlarda.
Umberto Eco'nun giriş yazısının başlı başına çok faydalı bir okuma olduğu bu dev eseri Leyla Tonguç Basmacı büyük bir sabır ve incelikle çevirmiş.
.